Aslında tüm hikaye basit bir tren yolculuğundan ibaret olabilirdi.. Ama illa ki yaşamamız gereken ilginç bir vaka olmazsa o yolculuğun tadı tuzu da olmaz zaten.
Tren yolculuğu çok ayrı bir hikaye iken, yolculuğun 7. saatine doğru yaklaştığımızda bizi bir düşünce sardı Metehan efendi ile: "Ya uyursak da Kayseri'ye geldiğimizi farketmezsek!"
Tabi ki acı verici bir durum olurdu, önce Sivas'a gidip oradan otobüs bileti alıp Kayseri'ye dönmemiz gerekirdi ki bu bizim için o anki ekonomi ile göçmemiz anlamı taşımaktaydı.
Tam bu diyalog esnasında Duygu uyanır ve olaylar zuhur eder...
Aziz: Günaydın!
Duygu: Günaydın!
Mete: Bir problemimiz var, tren Kayseri'yi geçmiş biz uyurken. Kondüktör de uyuya kalmış.
Aziz: Biz de çözümleri tartışıyorduk, Sivas'ta inip otobüsle geri döneceğiz. Çok kötü oldu...
Duygu: Hadi yaa...
Duygu: ZzZzZzzzzz......
Mete: Oğlum, hiç tepki vermedi lan, keşke "treni teröristler bastı, şu kadar ölü, şu kadar yaralı var. Şu an kaçırılıyoruz" deseydik.
Aziz: Cidden ya, hiç sallamadı..
.............
1,5 - 2 dakika sonrası Duygu yine uyanır...
Aziz: Günaydın!
Duygu: Günaydın!
Mete: Duygu çok kötü birşey oldu, treni teröristler bastı 8 ölü, 12 yaralı var.
Aziz: Şu anda treni de kaçırıyorlar, ne yapacağımızı bilmiyoruz..
Duygu: Aaaa!... Çok kötü yaa, o zaman ben gözlerimi kapatmayayım bundan sonra.....
Duygu: ZzZzZzzzzz......
Mete: Abi yuh! Kız uyudu yaaa...
Aziz: Son nokta daha ötesi olamaz..
............
1,5 - 2 dakika sonrası Duygu yine uyanır...
Aziz: Günaydın!
Duygu: Günaydın!
Aziz: Bakıyorum hiçbir şeyi sallamıyoruz, o kadar kötü şey söyledik bana mısın demedin uyudun yaa..
Duygu: Hadi ya...
Aziz: "Kayseri'yi geçtik" dedik, "treni teröristler bastı" dedik, hadi ya dedin uyudun..
Duygu: ohaaa...
Karşılıklı kahkahalar....
Duygu: ZzZzZzzzz......
Kayseri'ye indikten sonra Duygu'yla durum tekrar konuşulacak ve eğlenilecektir fakat şahsın kendisi 3. diyalog paketini de hatırlamamaktadır. Sonrasında kara kara düşündük, acaba bu neye uyandı, neye güldü o kadar diye.. Düşündük düşündük de çıkamadık işin içinden...
Tren yolculuğu çok ayrı bir hikaye iken, yolculuğun 7. saatine doğru yaklaştığımızda bizi bir düşünce sardı Metehan efendi ile: "Ya uyursak da Kayseri'ye geldiğimizi farketmezsek!"
Tabi ki acı verici bir durum olurdu, önce Sivas'a gidip oradan otobüs bileti alıp Kayseri'ye dönmemiz gerekirdi ki bu bizim için o anki ekonomi ile göçmemiz anlamı taşımaktaydı.
Tam bu diyalog esnasında Duygu uyanır ve olaylar zuhur eder...
Aziz: Günaydın!
Duygu: Günaydın!
Mete: Bir problemimiz var, tren Kayseri'yi geçmiş biz uyurken. Kondüktör de uyuya kalmış.
Aziz: Biz de çözümleri tartışıyorduk, Sivas'ta inip otobüsle geri döneceğiz. Çok kötü oldu...
Duygu: Hadi yaa...
Duygu: ZzZzZzzzzz......
Mete: Oğlum, hiç tepki vermedi lan, keşke "treni teröristler bastı, şu kadar ölü, şu kadar yaralı var. Şu an kaçırılıyoruz" deseydik.
Aziz: Cidden ya, hiç sallamadı..
.............
1,5 - 2 dakika sonrası Duygu yine uyanır...
Aziz: Günaydın!
Duygu: Günaydın!
Mete: Duygu çok kötü birşey oldu, treni teröristler bastı 8 ölü, 12 yaralı var.
Aziz: Şu anda treni de kaçırıyorlar, ne yapacağımızı bilmiyoruz..
Duygu: Aaaa!... Çok kötü yaa, o zaman ben gözlerimi kapatmayayım bundan sonra.....
Duygu: ZzZzZzzzzz......
Mete: Abi yuh! Kız uyudu yaaa...
Aziz: Son nokta daha ötesi olamaz..
............
1,5 - 2 dakika sonrası Duygu yine uyanır...
Aziz: Günaydın!
Duygu: Günaydın!
Aziz: Bakıyorum hiçbir şeyi sallamıyoruz, o kadar kötü şey söyledik bana mısın demedin uyudun yaa..
Duygu: Hadi ya...
Aziz: "Kayseri'yi geçtik" dedik, "treni teröristler bastı" dedik, hadi ya dedin uyudun..
Duygu: ohaaa...
Karşılıklı kahkahalar....
Duygu: ZzZzZzzzz......
Kayseri'ye indikten sonra Duygu'yla durum tekrar konuşulacak ve eğlenilecektir fakat şahsın kendisi 3. diyalog paketini de hatırlamamaktadır. Sonrasında kara kara düşündük, acaba bu neye uyandı, neye güldü o kadar diye.. Düşündük düşündük de çıkamadık işin içinden...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder