Pıtır pıtır...
H. Aziz KAYIHAN
Mart 28, 2013
Ufacık pıtırcık bir cadı doğmuş, evvel zaman içinde... Anne cadı, bu güzel minik cadı'ya pıtırcık büyüsü yapmış daha bebekken, hep pıtır pıtır olsun diye...
Ben bu cadı ile, 7 yıl önce tanıştım... Ufacık, pıtır pıtır bir şey... Bir de bıcır bıcır bir sürü dert anlatıyordu. O zamanlar ikimizin de sevdiği, şimdi ikimizin de hiç mi hiç sevmediği bir insanın yanında. Hatırlar mı bilmem, kendi tecrübelerinden anlattı da anlattı...
O zamanda da varmış, içindeki bu insanlara yardım etme ve onları mutlu etme çabası. Ne var ki bu insan, bir süre uzakta bir dost olarak kaldı, hâlâ yardım eden, yardım seven, mutlu eden. 5 yıl önce, gece gece hırla gürle çalışırken, beni bir derdimden nasıl kurtardığını, tatlı bir cadı olup, dileklerime ben ondan henüz derman sormadan nasıl cevap verdiğini ben bilirim.
4 yıl önce ise, bu cadı, hayatımıza girdi, kalbimize girdi ve öyle derinine işledi kii...ve hâlâ pıtır pıtırdı... Bugün görseniz, hâlâ pıtır pıtır.
Bir öğretmen oldu, abla oldu, kardeş oldu, küçük yaramaz çocuk oldu ve her şeyden öte, ömre bedel bir dost oldu, kalbime kazınan ve hiç kaybetmeyeceğim, kaybedemeyeceğim.
İşte bu pıtır pıtır cadı, her yıl yaptığı gibi, bugün tekrar doğdu ve tekrar ve tekrar ve tekrar mutlu etti çevresindeki insanları...
Benim dileklerimi daha duymadan yerine getiren bu cadı için ben ne mi yaptım? Çok güzellikler diledim ama hiçbir şey yapamadım ve yer yer bu güzel cadının hayatında olmayı bile hak etmedim. Yanında olamadım mesela, bir defa değil sadece...
Ama bugün yatağımda yatarken, uyandığımda ilk söz olarak kendi kendine "Bugün Cadı'nın doğum günü!" diyen beni, bilemese de mutlu etti yine varlığıyla... İşte o yüzden her 28 Mart'ta oturup yeni bir dilek diliyoruz biz, o pıtır pıtır cadı hayatımızdan hiç eksik olmasın diye, iyi ki doğmuş, hep yüzü gülsün diye!